Bu sefer hayırlı bir işe karışıp nişan bohçası hazırladık. Adı bohça ama biz onu biraz farklılaştırdık.
Gecelik sabahlık takımı ipek olduğundan valizin içinde kayıp kıvrılmasın diye altına bir tepsi koyduk.
Sonra da başladık içini yerleştirmeye...
Gümüş tarak fırça ayna takımı...
Gecelik sabahlık takımı...
Gümüş ve ipek hamam takımı...
En çok sabun ve gülabdan hoşuma gitti.
Bir de "Our Wedding Day" defteri
Ve bohça kapanmaya başladı...
Gül Hocama akıl danışmaya gittiğimde Gül Hocam aldı fırçayı eline ve işte aşağıdaki gibi harika bir eser çıkardı ortaya...
Ve nihayet nişan valizimiz hazırlandı, yola çıkmaya hazır...
Bu tepsi de çikolatalarını doldurmak için pastaneye doğru yola çıktı.
Çikolatalar kondu ve tüllerle süslendi. Valiz de tüllere sarıldı ve çiçeklerle donatıldı. Ama bunları resimlemeyi unuttum. Nişan da teslim edildi. Çok da dert etmedim. Neden biliyor musunuz? Eylül ayında yine bir nişan var, şimdi ona hazırlığa başladık.
Tüm bunlar gelenek, görenek ve adetlerimiz. Belki zaman modernleştikçe!, günlük yaşantımız robotlaştıkça bu adetler eskisi kadar yerine getirilmiyor ya da onlar da modernleştiriliyor!! Ama eski adetlerimizi yaşatmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü atalarımıza soyumuza ve köklerimize ancak böyle sahip çıkabiliriz.
Elbette en önemlisi evliliğe adım atan gençlerin mutlulukları. Onları tekrar tebrik ediyorum. Ben bu arada yeni nişan valizimiz için çalışmaya başladım. E dolayısıyla şimdilik hoççakalın.......